Hüzüne boyanmış ne düşlerim var!
Gel onları pembeye boya ey sevgili!
Sevginin tepesinde kısa devre vardı!
Anlıyorsan bu işlerden,
Gel bozuk yerleri bir tamir ediver!
Aşkı sakın yarınlara bırakma!
Bakarsın yarınlar gelir ama,
Ey sevgili!
Sen buralarda belki olmazsın!
Aşk elinden kaçınca bir yok uğruna,
Duvarlara toslayınca ancak fark edersin!
Sakın ha oflayıp fuflama!
Kaçan balık büyük olur biliyorsun!
Kıymet delilen şey öyle bir şey ki,
Elinde olunca teneke,
Safir olur elinden kaçınca da sakın unutma!
Kalbinin paslı kilidini açmak için,
Kullanmadığım anahtar kalmadı biliyormusun?
Deneye deneye çilingir oldum vallahi!
Hala sende tık yok anlayamadın gitti!
Armudun sapı üzümün çöpü devirleri,
Çoktan geldi geçti!
Bu gün buradayız,
Yarın yolumuz belki Demirkapı!
Nice acıklı yazı olan,
Selviler altında ne mezar taşları var!
Sahte sevgilere inanmış,
Kırık dökük çok insan var!
Para pul mal mülk uğruna,
Sevgileri heder eden,
Çok insan var!
Gözlerin düşmüş bir kere,
Gönlümün en kıymetli yerine!
Kaldır at gönlünden,
Şayet sevgim ağır geldiye!
Sadece gerçeği söyleyen dünyada,
Üç çeşit insan var!
Bir çocuklar!
İki sarhoşlar!
Üç kızgın insanlar!
Kızgındım kızgınım kızgın olacağım!
Halden anlayan sevgili mi var?
Yalnızlığımı onurumla,
Kaç yıl paylaşmışım!
Sevgimi,
Horlanacak kadar,
Ayaklar altına da sunmam!
Koparırım o kalbi söz dinlemezse!
Bende gurursuzluğa yem edecek,
Yürek mi var?
Sen şu an,
Ne söylediklerimi duyuyorsun!
Oysa söylemediklerim,
O kadar çok ki!
Aklın durur başın tavana vurur,
Ah bir duyabilsen!
Söylenmedik saçılmak,
Cevherlerim var!
Sadece sarılamaya,
Birine ihtiyacım var!
Bir bilsen başımı koymak için,
Bir omuz nasılda arıyorum!
Ben buralarda öyle darlardayken,
Ey sevgili kulakların mı sağır?
Yüreğin mi taş?
Feryadım var nerelerdesin?