'Neyi anlatmaya çalışıyorum ben
Sevdayı mı?
Züleyha'yı mı?
Yoksa 'sevmek' gibi sanatın en ince dalını mı? '
Akşam, usul usul uykuya çağırırken güneşi
Düşer yakamdan
Üstümde yıl gibi hüküm süren gündüzün
Sömürge elleri
Biter esaret
Sevinçle açar mavi dünya kapılarını
Koynunda sırlarım
En saklı sözlerim
Umut renkli,
Dua yüklü gözlerimin dergâhı
Her an'ı bin ömre bedel
Bir nefeslik
Soylu gecelerden birine daha
Sözlerin, nesnelerin çok ötesinde uçtuğum
Gözlerin gibi derinleşir ufuklar
Sarhoştur bakışınla ısınan atmosfer…
Bir yanım aşk, bir yanım yar
Ne anlatmaya çalışıyorum iki ateş arasında
Yanmaya yangın yüreğim, nar
Sevdayı mı?
Züleyha'yı mı
Yoksa
'Sevmek' gibi sanatın en ince dalını mı?
Acaba bu dalda
Sevmeyi her lisanda yaşamanın
Doyumsuz hazzı da yer alır mı?
Sevmek…
Kanımı tutuşturan arzu
Yaşamak değil mi aslolan
Anlatmak
Bana mı kaldı…