O ışık tufanının sıcağına
Yıldırım gibi düşen sesle
Aynı anda başladık
Bu uzun koşuya
Nefes nefese
Yolumuzun hangi durakta
Hangi kavşakta
Kesişeceğini bilmeden
Kim daha önce gelmişti
Toz duman içindeki köhne durağa
Kıyamet ertesinde yangın sürerken
Nasıl yorgundu sesimiz
Sığmıyordu göğüs kafesine nefesimiz
Toprak gibi bereketli ellerinde&n
D&üşüyordu ertelenmiş heceler
Kalktı o an
Usulca
İki mavi gibi
Cezbeye tutulan gözlerimden
Demir perdeler
Pul pul savruldu
Dokunmak kadar yakın
İki mavi kadar uzak
Mekânsız gözlerinde zaman
Haydi, tak güneşi yerine
Yanarak semaya dursun yıldızlar
Huşuyla vuslat etsin
Mavi gecenin altında
Yakamozla dolunay
Aşk
Bil ki yorulmayacağım
Donsa da mucizende kanım
Seni anladım
Ne çıkar sırlarınla
Buz kırığı olsa her yanım
Bilir misin?
Bakınca Mecnun ne görmüştü Leyla da
Ne görmüştü Yusuf'un gözlerinde Züleyha