Bülbül güle olan aşkından,divane olup susmaz olmuş,
Fıtratındaki aşkı saklamış baharları,bekler dururmuş
Yerdeki zerre'den,gök'teki yıldız'lara,burç'lara kadar,
Kainatta'ki tüm hayvanat ve nebatat,Rabbi'ne tam itaat'kar.
Ebedi sonsuz'luk,bu fani alem'den geçiyor,
İnsan ne kadar? asi'de,isyankar'da olsa,yine aslına dönüyor
BEN deme,BİZ de,kır kurtul enaniyet putun'dan,
Sıyrıl,temiz'len artık,kibir ve gurur'dan.
Sana yakışmaz insan olarak,yaratana asi olmak,
Ruh'lar alêmin'de sözün var,olur mu? kulluk'ta tembel olmak.
Yaşarken ölmek,çekilmez kılar hayatı,
Kopartır atar,ümit ile hayat ve sevinç hattını.
Silkelen şöyle bir kendine gel,vicdanına kulak ver,
İnce'den ince'ye hisset,duyguların,his'lerin ne der.
Öyle bir yaşa ki hayatı,hayat seninle hayat bulsun,
Çaresizlere,ümitsizlere bu halin,tükenmez umut olsun.
Aynaya bir baktım,ne göreyim? beyaz mı beyaz kıllar,
İhtiyar'lığın alameti değilmiydi? bunlar,almaz dar akıllar.
Vücudumuz bir bina,düşüyor hergün bir kerpici,
Bin nasihat'tan daha tesir'li,ölüm daha sahici.
Hergün küçük kardeşi ölüm'le,beraber yatıyoruz,
Tek farkı büyük ölüm,geldiğin'de bir daha uyanmıyoruz..
Dünya'da ihtiyarlan'dı,dinlenmek ister,
Rabbim'in emrine bağlı,tamam dedimi biter.
Güneş ışığını saçıyor,sırf görevi olduğu için,
Onu kızdırıyor,kavuruyor günah'ları biz'lerin.