İlkbahar gelince bizim ellere
Dört yanda görünen hala doyulmaz
Çiçek kokuları siner yellere
Rengârenk süslenen dala doyulmaz.
Âşıkların çıldıracak çağları
Göklere yükselir bülbülün zarı
Kimi al pembedir kimisi sarı
Daldaki goncaya güle doyulmaz.
Erkek dişi birbirine eş olur
Yumurtalar yuvalarda kuş olur
Seher vakti ötüşleri hoş olur
Kuşların döktüğü dile doyulmaz.
Yaylaların yüceleri puslanır
Şişkin yağar çayır çimen ıslanır
Beyaz giyer gelin gibi süslenir.
Dağların başında tüle doyulmaz.
Yeşile bürünür dikenli çalı
Kırlara serilir çiçekten halı
Cenneti aladan bir yer misali
İlkbaharda bizim ele doyulmaz.
İbrahim PATAZ
28.04.2012 Osmaniye