Suç Kimde
Bir Ahmet vardı çocukluğumuzda,
Eli yüzü kir pas içinde, Anamurlu derlerdi,
Zat-ı muhteremin takma adına,
Gerçekten Anamurlumuydu bilmiyorum,
Aynı vilayete bağlı ilçede yaşadığından
İhtimal dahilindeydi, muhtemelen…
Epeyce yaşlıcaydı, en muzdarip olduğu şey ise,
Ayağındaki romatizmal sızısıydı, her kim baksa yüzüne,
Ayağın iyimi ayağın diye sorardı…
Mehmet Ali sessizdi,
Ne kimseye yaklaşır, ne muhabbet ederdi,
En çok saçları uzun kızlara, bakar bakar iç çekerdi.
Gözleri kan çanağına benzer,
Onun gözlerine bakmaya cesaret edemezdi hiç kimse
Kendisine bir şey söyleyen olsa öylesine,
Cevap vermez, bütün ufukları delercesine,
Taaa uzaklara sabitlerdi bakışlarını,
Yolunu gözlediği birini arar gibi…
Öğrendik ki, Üniversite yıllarında bir kız sevmiş,
Adı 'Leyla'ymış, peri kızı kadar güzel upuzun sarı saçları
ve denizler kadar tutkulu masmavi gözleri varmış,
Zor da olsa açılmış kıza, kız da ilgisiz değilmiş ama
Vermemiş kız babası, layık görmemiş kızına
Üniversite öğrencisi bir çulsuzu,
İstemeseler de ayrılmışlar sonunda,
Leyla canına kıymış, Mehmet Ali, aklına.
O gün bu gündür, Leyla'mı gördünüz mü.?
Demesinin sebebi de buymuş aslında…
Ben; şiirler yazıyorum kendi çapımda,
Şiirler okuyorum, bir çoklarının adı şiir,
Aklım başımdan gidiyor ara sıra,
Evin yolunu şaşırıyor, sebepsiz gülüyor,
Delice ağlıyorum, saplantım oldun anlayacağın,
Bütün korkum seni unutmak, deli miyim ne...?
Haydi söyle... Suç kimde...