Sevgili İnsan(lığ) ım
Otur bir kuytuya;
Başını ellerinin arasına al, insan olduğunu düşün,
Yaşadığın hayatı, geçtiğin yolları,
Sevdim-sevmedim diye ayırdıklarını düşün,
Söylediğin ve işittiğin sözleri…
Geriye bak;
Senin bu hayat, neler yapmışsın,
Hadi durma elinde işte hayatının film kareleri,
Başrolde sen varsın, hazırsan izlemeye,
Seyircilerinse çoktan hazır matineye…
Sorgula kendini;
Hangi yolları yürümüşsün, ne kadar anlamlıydı,
Nereden geldin, nereye gidiyorsun,
Çok mu anlamsız yürüyüşün,
Değerlendir, kendini, kimseye bırakma
Zamanının ne kadarını boşa harcamışsın…
Erdem yoksunusun;
Yaşadıklarından ders alma, ört üstünü,
Bulabildiğin en kalın örtüyle,
Unut gülmesini, yaptığın her iyiliği,
Gözünün içine sok kimi yakalarsan,
Dünyaya direk kalacakmış gibi yaşa,
Sakın ola ne sevgini ne de malını paylaşma,
Bak, hırslarınla kazandığın yerdesin,
Birine çalım atmaya, varlığınla atıp tutmaya,
Ve istediğin gibi at oynatmaya hazırsın,
'tamamsın yani, oldun sen, keyfini çıkarSen en büyüksün, bunu aklından çıkarma,
Azaldıkça azal, küçüldükçe küçül,
Kimsenin gözünde, beş para etme…
Erdem sahibisin;
Kaldır başını semaya, nereden geldiğini gör,
Düşün… İşte hayat… Bitmeyen bir yolculuk,
Sen ne olmak istersen, oraya götürecek,
Hayatı 'olmaya' çalışanlara bakarak yaşa,
Dünya Sultan Süleyman'a bile kalmadı diyenleri hatırla,
Gülümsemeyi unutma,
Tevazu sahibi ol, küçüldükçe büyü,
Paylaşmayı bil, paylaştıkça çoğal…
Bütün bunları bir araya getir,
Yaşamını nasıl yapılandırdığını göreceksin.
Yetinmeyi bil…
Bil ki; insan kaldıkça anlamlar yükleyebilirsin yüreğine...