Mizan Terazisi
Halsiz ve çaresizdi, çöktü olduğu yere
Bir adım gidemedi, ne öne ne geriye
Önünde duran ağaç, engeldi kendisine
Sanki çivilenmişti, kaldırım demirine…
İzledim ofisimden, beş-on saniye kadar
Arandı çevresini, kalmıştı orda naçar
Ona pek yabancıydı, bu güzergâh bu durak
Kimse yoktu ki yakın, bekledi oturarak...
Bir eleman gönderip, sordurdum ne derdi var
Götür evladım dedim, gittiği yere kadar
Hastane arıyormuş, bulamamış yönünü
Zaten unuttum demiş, bu günümü dünümü…
Onun gözüyle baktım, çevreme uzun süre
Hiçbir şey göremedim, işte dünya gözüyle
Atacağım adımlar, hep dümdüz mü olacak
Yoksa bir çukur olup, canımı mı alacak…
Ne merhamet, ne vicdan
Ne inanç nede iman, bilinemez kimdedir
Anladım ki insanlık, madde ile kirlenir
Kişiyi ölçüp tartan, başka bir kişi değil
Mutlak Yüce Rabbimin Mizan Terazisidir…