Alışamadım Yokluğuna
Alışamadım Yokluğuna;
Sen gideli bu gün bindoksanbeş gün oldu,
Hani hep sorardın ya günün nasıl geçti diye,
geçiyordu kötüde olsa,
katlanıyordum her cefasına,
çünkü akşam sana dönmek,
boynuna sımsıkı sarılmak vardı,
her mesai bitiminde,
iki yanağını avuçlarımın içine alıp,
gözlerinin içine bakmak,
o bebek kokunu içime çekmek,
ve senden güç almak vardı,
her zor günün ardından….
Geç kaldığımda sitem ederdin,
ben korkardım üzüleceksin diye,
anam hep tembihlerdi,
sakın ha kalbini kırma eşinin,
o şimdi bir sabi, eğer kalbini kırarsan,
boyunca günaha girersin derdi…
ben gülümserdim...
Zaten hiç kıyamazdım ki,
en zorlandığım zamanlarda,
bir köşeye çekilir gizli gizli ağlardım,
sen görmeyesin diye,
sonra hiçbir şey yokmuş gibi devam ederdim,
kaldığım yerden işime gücüme...
Biliyorum... yani unutmadım,
ağlamayacağıma ilişkin söz vermiştim sana…
ama biliyorsun işte,
benim de silahım, ya da zaafım ağlamak…
Dedim ya sen gideli,
bu gün tam bindoksanbeş gün olmuş takvimlere göre,
ama benim için…
ama benim için bu gün gibi... şu an gibi...
acın halâ taptaze….
Sen gittiğinden beri,
zaman kavramını kaybettim,
bundan sonra da bulacak gibi değilim…
Sen gittin...yokluğuna alışamadım...
sen gittin...kabullenemedim gittiğini …
kabullenebilecek gibi de değilim….
9 Mart 2011