Aşkın ateşinde mum olur yanar
Canan için erir donar âşıklar
Feryadı duyulmaz bülbülü kınar
Gül için bağlara konar âşıklar
Kalbini imarlar tohumu eker
Onu sulamaya gözyaşı döker
Aşkı sarmaşıktır aşığı sıkar
Sararır yıkılmaz çınar âşıklar
İbrişim düşünür kıl ipi sarar
Kilitli dünyayı içinde kurar
Ateşle rahatlar akıla zarar
Pervane misali döner âşıklar
Dilde meze etmez yürekte saklar
Bakınca kızarır göze yasaklar
Hata âşıktadır aşkını paklar
Durur köşesine siner âşıklar
Karşılıksız sever sevgi beklemez
Beden ona keser onsuz edemez
İtilse horlansa kötü söz demez
Bin kere çevrilse dener âşıklar
İster ki bakmasın kör olsun gözler
Canı canan için ölümden gizler
Tuz basar yaraya huşuyla sızlar
Acıyı sinede yener âşıklar
Vuslatı beklemez geçen zamanda
Bir dünya kurulur tozda dumanda
El aman dilemez düşse dermanda
Aşkı kırat olur biner âşıklar
Dikenleri sular bir ömür boyu
Gülüne hasrettir verdiği suyu
Sevda ile bekler sonsuz uykuyu
Ölümü vuslatla anar âşıklar
Gül kokar yaktıkça bağrını yakan
Deliye benzetir arkadan bakan
Yumunca gözünü göklere çıkan
Bildirmez hak için yanar âşıklar
Hükümle geldiği dünyayı görmez
Hükmetse Kalender murada ermez
Cemalsiz neylesin cenneti girmez
Gönlünü padişah sanar âşıklar.