Allah'tan gayrısına, başımı eğmem diye
Yeniden şâha kalktı, Şeyh Şâmil'in torunu.
Kükreyince Çeçen'im, aslanca savletiyle
Küfrün burcunu yıktı, Şeyh Şâmil'in torunu.
Sıra geldi küffârı, avucunda ovmaya
Kafkaslar'ın ufkundan, güneş gibi doğmaya
Kendi îman gücüyle, karanlığı boğmaya
Nurdan meşâle yaktı, Şeyh Şâmil'in torunu.
Rüzgârlarla raks eder, bu yaprak benim diye
Göklerde dalgalanan, bu bayrak benim diye
Ölürümde çiğnetmem, bu toprak benim diye
Olan kanını döktü, Şeyh Şâmil'in torunu.
Yetmiş yıldır Çeçen'in, azığı olmuş çile
Bu dâvâ bitmeyecek, Kafkaslar bitse bile
Nemrut-sinek misâli, minnacık gücü ile
Bir devin kolun büktü, Şeyh Şâmil'in torunu.
Cepheye koşar gider, gider gibi düğüne
Kızıl ordu vız gelir, Çeçen'in bebeğine
Tekbir sedâlarıyla, Asya'nın göbeğine
Yeşil bayrağı dikti, Şeyh Şâmil'in torunu…