Dünya yı sımsıkı tutan ellerim,
bir gün bırakıverecek hayatı
parmak uçlarımdan süzülecek
bir ömür yaşanmışlar.
ve ben, hafif bir rüzgarın bıraktığı
dağ esintini,katacağım önüme
hiç kimse olmayacak,sizden,bizden
tek kişilik bu yolculukta.
bedava,para,pul yok
ne vize,ne pasaport.
gidilecek yer hiç görülmemiş.
Ne broşürü var, ne de reklamı
tek bir kitabı var,
harmanla harmanlayabildiğin kadar.
gidenlerin hiç biri dönmemiş
demek ki yer iyi,geri gelmediklerinden belli
ne bir telefon sesi,ne de korna
ne vade faizi,ne vergi iadesi
hiç bir ülkenin parası geçmiyor,
kimse kimseyi kazıklayamıyor.
hesap,kitap,tartı,terazi
hilesiz hurdasız
bir refah,bir refah
iyi çalışıyor belli
doksan dokuz ismli yönetici
emrinde çalışanlar tanımıyor rüşveti
önceden yer ayırtmak,torpil yok
giden yerine oturuyor
ne itiş, ne kakış
ne ağlayanlar,ne de gülenler
sessiz bir diyarmış
yedinci kattan gelen kalem seslerini
arada bir acı çığlık bozarmış
kimsen bilmediği,rivayet edildiği
belki bir iki tanıdık karşılayacakmış,
en sevdiklerimden
bu, ya annem olurmuş,ya kardeşlerim,ya da babam
beni tek incitmeyen.
bazen bir iki dost yüzü görecekmişim
hayal meyal
bir yerlerden hatırlanan
sürpriz yolculuk
hiç hazırlanamadan.