Bu sönen evimizin lambası
İlaçlar masanın üstünde
Odasında ağlıyorum ilk defa
Şefkat ağacımın en kalın dalı kırılmış
Derdimi dinleyen ,halime ağlayan
Gurbetten dönüşümde
İlk boynuma sarılan ölmüş
Acep rüzğar mı gelen derdim
Sarılırdı boynuma
Kim verdi müjdeyi bilmem
Kavak serinliği biriktirmiş kollara
Anneliği destanlara sığmaz
Köyümüzün tadı yok artık
Yokluğu sarı yılan