Mürver, gül karışımı, harmanlanan desteler
Beyaz ile pembeyi buluşturdu gün be gün
Apansız hüküm giydi, aşka dair besteler
Bir tükeniş hardalı, içimizdeki ölgün
Birlikte ne şehirler kurduk aşk temelinde
Ne çok başaklar biçtik sevdanın emelinde
Az az eksilmek varmış bu zaman tünelinde
Bir tükeniş hardalı, içimizdeki ölgün
Adalarda gezindik, kıyıları fesleğen
Ne simitler doğradık, martıları besleyen
Yok oldu hazanlarla gönülleri süsleyen
Bir tükeniş hardalı, içimizdeki ölgün
Yaşlılığın mimarı estirir rüzgârını
Savrulan umutlarda bulamazsın yarını
O gümüş fıskiyeler yitirmiş efkârını
Bir tükeniş hardalı, içimizdeki ölgün
Şimdi yetim olsa da gönlümüzdeki gülşen
Anıların yadına sığınır yaşlı beden
Varsın o son yaklaşsın, neşeli ol yine sen.
Bir tükeniş hardalı, içimizdeki ölgün...