eh be şairim neyleyim
ne ki benimle derdin
emret nasıl yazayım istersin
mesela
mevsimsiz yağmurlar yağsa yarınlarıma
anıların kesif kokusu dolsa odama
kanatları ıslak martılar
çinko damlarımı gagalasa çığlık çığlığa
sonra evimi su bassa
sövsem altyapıya
ya da
gülkurusu akşamlarda
ılık bir meltem dolansa saçlarıma
varsam sessiz kıyılara
yakamoz toplasam bolca
ev ahalisi yakamozla doymam
ekmek isterim dese
ben de ağız dolusu sövsem işsizliğe
ne ki
seni mi kırayım
olmadı
hüznümle yakarım aynaları
erimiş sırlarını sürme diye çekerim
aklıma bir iki ayarla kahkaha bile atarım
hatta inan
lalelerin büyüsüne kapılır
ektiren lalelere
nedimce methiyeler de düzerim
değil mi ama
maksat sanat kazansın
hatta ben senin için
yıldızları merdiven yapıp aya çıkarım
ortaya mevsim imgelerinden bir salata doğrar
gözyaşımla tuzlarım
üzerine limon diye anılarımı sıkar
orada bir çilingir sofrası kurarım
dilimlediğim düşlerimi şaraba yatırır
güneşte ızgara yaparım
damıttığım yalnızlığımla demlenir
yalan mavi yerkürenizi seyre dalarım
olmazsa
bakışıma açı olsun diye
amuda kalkar öyle bakarım
seni mi kıracağım
maksat sanat kazansın
diyeceğim amma
varsın sanat
benden evvel kazandıklarına saysın
hem
benim gibi bir kayıbı kazanıp ne yapsın
varsın entelim
zaten anlatmadığım bir şeyi
anlamış gibi yapmasın
ben aklıma ziyanım
yok kimseye zararım
şu çivisini kafamla çaktığımın dünyasında
yok mudur
alnımı sildiğim peçeteye karalayacak
bir çift kelam hakkım