gece sarhoştu hep
yalpalıyordu yıldızlar
göz gözü görmekten acizken
kaç kez teğet geçildi anlar...
zaman hep aksiydi
yine asıp suratını
beni ipsiz sapsız
gemisiz salsız
gözlerinin deryasına attı
...
-boğuldum ben
soluk aldığıma bakma-
susuyorum seni
konuştuklarım zırva
kırılgan bir çocuk saklanır
bu pervasız kadının ardında
-dokunmak ister
isterim
dokunsam derim
lakin bilirim
yine yanacak ellerim
çekinirim...
(kessen kanı akmaz da
maazallah ölüverir
iklimsiz bir bakışınla)
demem o ki
düşlerime müebbetsin gıyabında
ister yat
ister yatma