eski zamanlardan
bir masal var gözlerimin önünde
şimdi anadolu gibi yorgundur soluğum
sana
sana
sana&bana
düşler kırıyorum
senin için
anlasana
sen
munzur'dan bahar taşıyan
asi rüzgar
içindeki fırtına
en çok seni yorar
savur bağrındaki
temmuz küllerini
ağlasın
bu sessiz kalabalıklar