(Sancılı bir huzurdu göğsünde ağlamak hikayemize...)
Ekimdi
Ekmek kırıntılarından yuva yapıyordu esmer bir karınca
Güz güneşine teslimdi toprak
Ve tohumu toprağa henüz düşmüş bir sevdanın
Zamansız hasadındaydı
İki kent kaçkını
Mevsimlik aşkların ilanını basıyordu
Kirli manşetleriyle gazeteler
Havada hicran kokusu vardı
Ve çiçeksiz bir dağ gibi büyüyordu içimizde
Aşk denen soylu yara
Ben her haliyle yoğruldum sevdanın
Kutsanmış bütün sevilerimi
Avucuna bıraktım
Seni bir sevdim
Bir daha da düşemedin yakasından yüreğimin
Oysa
Devrik özlemlerimi
Ve hurda hüzünlerimi sakladığım
Bozgun heybemde duran
İkiye bölünmemiş ekmek gibi
Sağ salim bir sevda dilemiştim ikimize