Beni çaresiz bırakıp gittin yürüdümüz caddelerde kaldırımlarda tek başına yürümeye başladın,
Artık iki yabancıydık bir birini çok iyi tanıyan iki yabancı sabah kahavaltısın daki kalan bir demlik çay gibi demimi bozdun belkide.
Otursun yüregime çöksün geçsin istedim buna ne kalbim müsade etti nede aklım,galiba ben seni seviyordum hala unutamadım hala delim demeni bekliyordum..
Ama bilirim ki demi bozulan bir çayın artık tekrardan demini tutturmak zordu vea imkansızdı zaten ikimizde imkansızlıgı oynamıştık sanırsam
Bitiyordu yanında dertlerim kederlerimsen bunun farkında bile değildin,topraga düşen her bir damla gibi düştüm gözünden
Nekadar istemiştim gözlerin den bir damla yaş olup akıp gitmeyi ve topraga karışıp çiçek olup açmayı isterdim.
Sen görmesen çaresizligimi bilmesende bükülen yüregimi ve kanayan kalibimin sızan her bir damla kanın iliklerimde kadar işledigini bilmemedigin gibi bilmedin sevgimi.