Konveks heyecanın dansı yetişiyor,
Kan aymazı çıplaklığa;
Başka bir dünyada kokum dağılıyor,
Kuyular yeşil aroma yalnızlığa.
Kime sorsa; adı konmamış yetim gezisi yelinde,
Binbir masala kertilmiş gece denizi...
Ay suskun; yarısı ısırılmış çember süksesi!
Vakit inliyor bir vedanın kasıklarında,
Duyuyorum!
Gözüm pişiyor, tuzlu suyun dilinden inme ateşle;
Kanım pıhtılaşıyor, bulunamadığım hayatın renklerinde.
Kilitler vuruluyor karanlık kapılar ardından yeni günlere,
Zifiride bir çocuk yetişemiyor özgürce...
Bir emekçinin teriyle karılıyor,
Sabaha karşı çıkmaz sokaklar;
Bir hak iniyor alın yazısının kırmızı köşesine.
Anlamaya çalıştıkça,
İyi niyetim kırıyor tasmasını;
Bir kelime bile olsa,
Bu yürek taşıyamıyor manasını...
O başka yerinden tutup çekiyor mili sözlerine,
Ben başka yerden dillerime...
Kıyamet sayacı boşalıyor zincirinden!
Savaş!!!
Sonrası;
Her yer ölüm kırı...