Gel Nilgün çıkaralım gözlerimizi şu çöpten
Hürriyet sürülsün kirpik uçlarımıza
Tadına varalım bir yudum hüznün
Bitiş makamındaki karanfil sesleriyle
Ne zaman başlasam yeni bir sayfaya
Akşam oluyor ansızın, imgelerim deli
Suni ışık teneffüslerinde saçlarını örüyorum
Sen bir şiir akıtıyorsun dudağının kıyı köyünden
Soğuklar oturuyor karanlığın rahmine
Ah bu yavru sabahların sancısı
Yetmiyor & bu içimde yeni bir sayfa
Gel Nilgün çıkaralım şu çöpten dizeleri
Seninle beraber yürüyebilir miydik
Tutsaydık içimizdeki sokak çocuğunun elini,
Aldırmadan hiçbir şeye
Çekseydik içimize tinerin o keskin kokusunu,
Bir şairden çalıntı küfürler, dizilir miydi boğazımıza?
Ne zaman başlasam yeni bir sayfaya
Deli imgeler ateş alıyor unutmuşluktan?
Her yarın altyazısını kaldırmıyor artık hayatın
Dünde ise neydi kalan, acıyan; hatırlamıyoruz?
Bekleyişin yalnız kanadı,
Giderken, kaç sabahlık umut büyülediler sesimize?
Ezgilerimiz kayıp gidenlerle?
Gel Nilgün çıkaralım şu çöpten şiirleri
Eksik adımlarımızda okunulası sevgi
Dilimizle kestiğimiz hayat kadar, akar bakışlarımızdan
Yüksek topuklu kadınlığına yakışmıyor bu açmazlar
Serçe başları gövde soruyor alın yazıma, susuyorum
Gölgen kim bilir kimin kanında eriyor?
Bitmiyor & bu içimde yeni bir sayfa
Gel Nilgün çıkaralım şu çöpten yüreklerimizi?