Şu âlemde rızık, herkese azık
Yazıksa bana da,sana da yazık
Durma kalk hele,bekleme ezik
Ekmek kimlerdeymiş,sor ırgatım
Herkes tuttuğun, ekmeği tutar
Daha tutarken, bir yandan yutar
Senin de varlığın, gözüne batar
Ekmeği bulması, zor ırgatım
Sandığa girmiş, ekmek küpüne
Terin çözecekse, kader ipine
Önünde duran, buğday sapına
Ekmeğin düşecek,vur ırgatım
Emek için, mezardan hortlasan
Belin çıksa, her saniye hırtlasan
İster isen, şu dağları sırtlasan
Yine de görürler, hor ırgatım
Vücutta oluşmuş, ezik büzüğü
Teninde çizilmiş, kırış yazıyı
Ağzında tek kalmış, yaşlı azıyı
Nedir diye gösterme, kor ırgatım
Kazma kürek, sırtlamışsın zorbayı
Bunca sene, yüklendiğin torbayı
Her geceki, rüyandaki çorbayı
Elinden alınmaya, yor ırgatım
Yaşamdan ölüme, terin akıttın
Büktün boynunu da, serin akıttın
Ahların vahların, derin akıttın
Hayatın sonlandı, dur ırgatım
Nice kazma kürek, yoldaşın oldu
Dertlerin dinledi, haldaşın oldu
Kolunla bir oldu, koldaşın oldu
Şimdi ne var ise, kır ırgatım
Toklukta açlıkta, uçta kalmadın.
Çok şükür Allah'a, aç da kalmadın
Saat kurmadın geç de kalmadın
Ecelinçin saatini kur ırgatım