Fatih Güler - Olur Mu

Son bıraktığında hava dumandı
Orasını bilmem bura sisliydi
Sert rüzgar her şeyi alıp gitmişti
Nasıl oldun diye sorma olur mu

Bende yoldan çıkıp çukura düştüm
Yanlış yola gidip gönlümü sattım
Ecele gitmeden ölümü tattım
Beni bitmiş halde görme olur mu

Bu can patlıcandır yemesi leziz
Şu kabuklarını soyması kolay
Pişirip sofraya sunması basit
Yemeğin tadını bozma olur mu

Yalvarıp yakarıp eline düştüm
Sözüne inanıp dostlara küstüm
Onuru çiğneyip peşinden koştum
Diline dolayıp gülme olur mu

Çok gözyaşı döktüm duvarlar şahit
Hala döküyorum kalp güle şehit
Karşılıksız sevdim bilmezsen şayet
Ne yaptım ki sana deme olur mu

Dünyada kalmaya hevesim bitti
Sensizlik canıma artık tak etti
Umut bağladığım son nefes gitti
Helvamı yemeye gelme olur mu.

İnsan ne yaparsa kendine yapar
Ya yüce Mevla'ya, ya puta kapar
Acıyı, tatlıyı içinde yaşar
Hayat bir masalmış sanma olur mu

Yangınımın ta külüne başlarım
Hasret çektiğim kaderi taşlarım
Kurulmayan gözlerimi oyarım
Sende fatih gibi yanma olur mu

Ölmemi isteyen pek insan varmış
En yakınım bile meğer şeytanmış
Yüzüme gülenler bana düşmanmış
Kulların sözüne kanma olur mu
Öyle net güzelsin ki yoktur kelime
O güzelliğini izah etmeye
Kağıt kalem alıp harfler dökmeye
Yürek kitabımı yırtma olur mu.

Hastane eline düşüreceksen
Mezar taşlarına özendireceksen
Uzağa göçerek dokuz tur atıp
Tekrar öldüreceksen dönme olur mu

Aşkın gözü körmüş maalesef çözdüm
Aşk hakimlerine kanunu sordum
Düşüne düşüne kafayı yordum
Kalbi tek kalemde kırma olur mu

Lanet kader beni unuttu gitti
Mutluluk gözyaşım kayboldu yitti
İsyan etmem için sözlerin yetti
Bari gurbet ele gitme olur mu


Elbet güneş çıkar bulut dağılıp
Gökkuşağı çakar köprü kurulup
Sana gün doğmazsa bana gün doğar
Umuda ışık ol sende olur mu

Şiir defterime ismini yazdım
Tükenmez kalemle dağlara kazdım
Hüzün tepesinde efkarı bastım
Hatıralarından silme olur mu

Tarih defterine yüreğimi yaz
Kurşun kaleminle vicdanına kaz
Beni yapıp çizdi hem bahar hem yaz
diyerek hatırla beni olur mu

Acı çeken benim o ya bu değil
Vurgun yiyen gönlüm önünde eğil
İster bil ister sil istersen darıl
Acı gerçeklerden kaçma olur mu

Gölgeli meşhurum halim haraptır
Güzellik masumu sanki şaraptır
Gönlümün hanında tatlı seraptır
Gönül sarayımı yıkma olur mu.