Biz yalnızların şairiyiz
Belki gazete üstünde yada altında
Belki saç sakal karışmış
Aşkın terkedilmiş garip sokağında
Biz yalnızların şairiyiz
Salasız bir sabahın manşetinde
Kabrimizde okunmamış şiirimiz olur
Kalbimizde de yılların yorgunluğu
Biz yalnızların şairiyiz
Gülüp geçeriz görülen vefasızlara
Eyvallah etmeyiz gizlenmiş dostlara
Yazıp çizeriz görülmeyen yüzlere
Suratlarına okuruz hayat gerçeklerini
Biz yalnızların şairiyiz
Toprağın üstünde gezerken yalnız
Yüz vurur paslanmış duygular
Toprağın altında yatarken yalnız
Romanımız yazılır ustaların elinden
Biz yalnızların şairiyiz
Bunalımlı akşamımıza şafak düşer
Tan ağarmadan saçımız ağarır
Yüreğimizi sadece duvara dayarız
Yastığımızı öper yorganımızla sevişiriz
Biz yalnızların şairiyiz
Ezan okunurken sabah arifesinde
Yeni şiir doğar gönüllere
Yüzümüzü gözyaşlarımızla yıkarız
Aşk kokan çayı yudumlarız
Biz yalnızların şairiyiz
Şiirlerimiz gösterisizidir bizim gibi
İlk bakışta edebiyat kokmaz
Adımız taşa yazıldın mı
Duygu yağmurlarımızla gökkuşağı çaktınız
Biz yalnızların şairiyiz
Pekte sevilmeyiz yollarında yürümediğimizden
Hayatta ısmarlama şiirler yazmadık
Kalemizi boyun büktürmedik parayla
Çünkü biz…
Aşkla doğduk aşkla ölürüz.