Perdeler, perdeler rengârenk perdeler.
Gayesi gizlemek görevi, ötelerde gerçekler.
Parala kendini, yırtın dur, hep yerindesin.
Yolculuk içine olsun, içinde hediyeler.
Öyle ki, tartamaz akıl terazin,
Başın yeis olur, sonun hazin.
Kaybolmuşsan perişan halin.
Dönüp durmaktan ibaret ahvalin.
Huzur kaçak, çılgın bir firari
Aransa da bulunur mu ki ikilikte
Atlas tan sedir olsa da yattığın yeri
Bir bakış, akrep yuvası yapar iyilikte
Telaş var nümayiş, cambazlar oynar durur
Öğrenmen gereken her şey unutturulur
Yıkayamaz hiçbir icat yüreğinin kirini de
Tıka basa doyurursun, açlıktan kudurtur.
Hey yolcu! Nedir sergüzeştin sonu?
Dönüp Nefsine, sordun mu hiç bunu,
Sonsuzluğunu Kahreden bir ziyandasın.
Aciz aklınla nasıl oynuyor bu oyunu.
Yok olmaz hiç bir şey öğretmişlerdir fende
Şekil değiştirmekte, atom, madde, hücre.
Sen ki sana dır, bütün bu mucizevi temaşa
Yok olmak yok asla, ölüm hamiledir dirilişe