Arnavut kaldırımdı.
Geceden kalan ilkbahar yağmuru ile ıslandı yollarımız.
Kimseyi uyandırmadan, bütün dinginliğiyle.
Leylak kokulu bahçelerden geçerek,
Kavuşmak için adımlanmalıydı.
Suskunluğun çağrıydı,
En ulaşılmaz mesafelerden, davetti susmuşluğun.
Yokluğuna kurulsa da saatim geceden,
Bayram çocuğu hevesi ile kalkıp.
Günü vuslata kurmalıydı.
Bahar bizimdi,
İstanbul bizim için bir yıl daha eskimeliydi.
Tarih yapraklarında bizim hikâyemiz de kurumalıydı.
Çiçekler sana verilmek için toplanmalıydı.
Zaten sadece bunun için açmamışlar mıydı?
Yalnızlık gitmeliydi,
Terk etmesi gerekmiyor muydu bu şehri?
Bu kadar göç, bu kadar insan seli, sesi,
Boğsa da ruhumun, 'Ben'li yerlerini
Neden bastıramaz ki içimdeki 'Sen'sizliği.