Bakayın Suskunluğuma
bakmayın suskunluğuma
anlatamamıyorum içimdeki fırtınaları.
gitme günüdür bugün.
alışkın değilim oysa vedalara
gözlerimde kanlı yaş yüreğimde sonsuz bir burukluk...
ve gidiyorum bilimez ufuklara
amansız ve sonsuz bir yolun yolcusu gibi
oysa ben hayata bu kadar soğuk bakmazdım
en soğuk kışta bile kimsenin görmediği güneşler ısıtırdı beni
çiçek açardım en soğuk kışta
yürek yanmışsa bir kere
doktor ne çare tabip ne çare
gönül elinden olmuşum avare
derman ne çare melhem ne çare.
içimde kırık dökük duygular
ve hafiften rüzgar esiyor buram buram
bakmayın suskunluğuma
hele bir vakti gelsi siz o zaman görün beni...