Artık çıkmıyorum İstiklal'e.
Sabah Fatma Hanım uyandırıyor.
Helva, ekmek, çay...
Bana onlar bakıyor.
Odanın hali perişan,
Ben perişan.
Kimse yok işime karışan.
Ara sıra balkona çıkıyorum.
Fesleğenler kuruduğunda Ocaktı.
Ben baharı bekliyorum.
Ne olduğunu bilmediğim
Bir umudum var hala
Gözüm şişelere takılıyor,
Becerebilseydim ne ala.
Bu günlerde böyleyim ben,
Yas denen şiirdeyim.
Bir köşede gülüşün var,
Sırtımda kanlı bıçağın.
Hiçbir zaman duymayacağın,
Duysan da anlayamayacağın
Bir çığlıkta
Sana birikiyorum...