Sedir oldum, yağmuruna çamuruna kışına
Bulut oldum akrep kokan güneşine
Ne aşına yaranabildim ne kaldırım taşına.
Şamar üstüne şamar, az rastlanır eşine
Yaz yarısında bile kar yağdı, ta bağrımın başına.
Ne baktılar ne de kafaya taktılar.
Çoğu kez kalktığım gibi aç yattım
Kimseye gözümün yaşına bak diyemedim.
Bazen de yarım simidimi elimden aldılar
Yarınımı bir türlü belirleyemedim.
Gururu elden verdik, sonrası çok berbattı
Kimi elinin tersi ile itti, kimi kuruşa sattı
Her adımım artık -ağır aksak- sanki sırattı
Bu şehir var ya bu şehir…..!
Bu şehir, bana çobanlık yıllarımı bile arattı.