Daldaki kuşlara imreniyordum…
Gönlümdeki kuşlar uçtu neyleyim
Ellerin gönlüne girme diyordum
Kendi gönlüm bayrak açtı neyleyim
Yarına geç dedik bu güne erken
Aklımda ayrılık yoktu severken
Hâlâ kavuşmanın ümidi varken
Fırsat elimizden kaçtı neyleyim
Nuh Tufanı gibi bir tufan çıktı
Ne bir hayal ne de ümit bıraktı
En küçük kıvılcım her şeyi yaktı
Kötü talih beni seçti neyleyim
Ben, sevdim… Ayrıldım… İsyan mı? Hâşâ…
Unuttum diyemem… Hep döndüm başa…
Bir ömür yaşadım… Her günü boşa…
Hasretlik içinde geçti neyleyim
O zaman çok gençtik… Yaş oldu elli
Unutmak kolay mı? Hem de temelli
Yokluğun dertse de umut teselli…
Zaman… Duyguları biçti neyleyim
Tek seni koymuştum gönül tahtıma
İhanet etmedim bil ki ahtıma
Bir kere yazılmış kara bahtıma
Ayrılık şerbeti içti neyleyim