Özgürlük demokrasi bunlar laftan salata
Git otur deniz seyret bak ne güzel Galata
Gemiler sıralanmış bağlanmışlar halata
Taksim'miş Gezi imiş ne işin var çapulcu
Daha yeni başladın şu güzelim hayata
Ömründe binemeden bir uçağa bir yata
Bütün derdin acelen binmekse tahta ata
Bilesin ki mezarlar oldukça dar çapulcu
Hani, belki seyrettin Afrika'da aslanı
Onun gibi kurnaz ol önce avını tanı
Nasıl yakalar yersin, ne imiş zayıf yanı
Önce biraz hesap yap bir plan kur çapulcu
Derler ki davul sesi hoş gelirmiş uzaktan
Farkında mısın bilmem kurulu şu tuzaktan
Hala ümidin varsa adalet, hukuk, hak'tan
Sakın onu düşünme bizde yoktur çapulcu
Elinde bir pankartla çıkmış gezi parkına
On bir yıl desteklemiş sonra varmış farkına
Lanet olsun diyerek şu feleğin çarkına
Bir ihale de sen al malı götür çapulcu
Hak, hukuk, adalet varestedir izahtan
Zaten ülkenin hali farksız kara mizahtan
Saydın mı hiç tamam mı kaburgan ya da tahtan
Durmuyorsun yerinde kıpır kıpır çapulcu
Zehir gibi yaşadı İstanbul koca yazı
Her gece ortasında veya sabah namazı
Ya sis bombası yedi yetmezse biber gazı
Hem de öyle yedi ki çıtır çıtır çapulcu
Havada bulut gibi biber gazından bir sis
Tadı çok acayip bir tat kokusu pis mi pis
Her caddenin başında bekler birkaç bin polis
Yolumuzu kestiler kıtır kıtır çapulcu
Gökdelenler dururken ne demekmiş park-orman
Daha sen bir çocuksun üstünde okul forman
Önemli olan şudur; tek sesini duyurman
Duymuyorsa mektup yaz satır satır çapulcu
Diyorsun ki sadrazam Taksim'e kadar gele
Vay utanmaz arlanmaz şunlara bakın hele!
Çıkmışsınız Taksim'e varmış birkaç hergele
Maytaplar patlatıyor patır patır çapulcu
Parkta yatıp kalkarsın günün haftan ayın yok
Kahvaltı yapmak için demlenmiş bir çayın yok
İstanbul'da bir başkan, Ankara'da dayın yok
Kim sayar söyle şimdi gönül hatır çapulcu
Ne oldu anlamadık hep dağılıp gittiniz
Kapı pencere kırıp sanki iyi ettiniz
Hünkârımızın emri: artık cana yettiniz
Nasıl da döküldünüz patır patır çapulcu
Hak, hukuk, özgürlük ya da barış diyenin
Vay haline! Modadır, Devlet-i Âliye'nin
Malı deniz bilesin çalıp da yemeyenin
Hakkı, ya kırk katır ya kırk satır çapulcu
Boşuna dolaşırsın Gezi'de aval aval
Ne işin var Taksim'de torpil bul kredi al
O zaman öğrenirsin nasıl götürülür mal
Sonra ''iflas ettim'' de onu batır çapulcu
Demokrasi özgürlük neden ona hamalsın
Önceden bir dayı bul sana ihale alsın
Eksik işçilik bildir daha fazlası kalsın
Şu hayatın tadını öyle getir çapulcu
Sakın cahillik edip dost düşmanı güldürme
Kabadayı ol lakin aman postu deldirme
İşçileri çalıştır sigortaya bildirme
Denetime gelene biraz yedir çapulcu
Parayı bul da çıkar bir gazete bir dergi
Poz poz resimler çektir sonra açarsın sergi
Nasıl olsa af çıkar bırak ödeme vergi
Bu gerçek değil ise söyle nedir çapulcu
Bir hayali ihracat iki sahte fatura
Paran, para kazanır bankada dura dura
Ne arabanı düşür ne de kendin çukura
Düşmeden yaşa gitsin hep böyledir çapulcu
Bir büro kiralarsın alır iki sekreter
Biri baldan tatlıdır biri akide şeker
Altındaki araba kalın lastik dört çeker
Bu dünya böyle gelmiş böyle gider çapulcu
Neyine gerek senin özgürlük barış devrim
Baksana geçiriyor dünya dahi bir evrim
Asrın yeni umdesi geçerlidir her devrin:
Bulmalısın kendine sağlam bir yer çapulcu
Aman ha memur olma mesai hep sekizde
Devletin bütün derdi meşakkati hep sizde
Amir buzağı arar ahırdaki öküzde
Devletteki bu düzen hep böyledir çapulcu
Amir olsan her türlü Genel Müdür yakandan
Bir talimat gelirse başkanından bakandan
Burnundan getirir emdiğin sütü anandan
Ayağından çıkar tependeki ter çapulcu
İşin aslı bunlardır sen ne anlarsan anla
Anlamazsan hapiste görüşürsün ananla
Gerçi bunlar tecrübe yaşanıyor zamanla
Denemek istiyorsan hapise gir çapulcu
Bölüm bölüm sıralı ayırmışım hep dal dal
İstedim ki bir ders al almıyorsan hoşça kal
Daha bunlardan başka ne desin Koca Erdal
Sen bilmezsen bilme bana derler ''pir'' çapulcu