Erdal Koca - Ahmet Bey

Belki bunlar biraz da ayıp olacak amma…
Bu sene kurban bile kesemedim Ahmet Bey
Basıyorsun imzayı doğalgazdaki zamma
Anama küfür etme! Susamadım Ahmet Bey

İkramiyemiz vardı… Sevinirdik yılbaşı
Memurlarla savaşıp, kazandınız savaşı
Otuz yıldır aldığım üç beş kuruş maaşı…
Kızımın boğazından kısamadım Ahmet Bey

Sizler bir vekilsiniz… Maaşınız yüksektir
Geçim derdiniz yoktur… Sırtınız ise pektir
Elbiseniz İtalyan… Kravat! Saf ipektir
Bir kez olsun boynuma takamadım Ahmet Bey

Hiç yüzümüz gülmedi siz iktidar olalı
Bilmem ki kaç yıl oldu bir elbise alalı
Sırtımda gömlek eski sizinkiler kolalı
Kemeri daha fazla sıkamadım Ahmet Bey

İki koyun bir keçi… Üç kurbanlık almışım!
Nasıl bakarım diye… Çaresiz bunalmışım
Koltukta otururken şöyle hafif dalmışım…
Uyanınca yerimden kalkamadım Ahmet Bey

Verdiğiniz yüzde üç… Zam ise geldi yeri
Üstüne çıkmadınız… On üç seneden beri
Bunları düşünürken hanım girdi içeri…
Utancımdan yüzüne bakamadım Ahmet Bey

Bunu hep böyle gördüm ben kendimi bileli
Cebimden hiç çıkmadı nedense devlet eli
Şimdi de… Başımızda Iraklı Suriyeli…
Ben bu işin içinden çıkamadım Ahmet Bey

Şu beş yıldır maaşım yüz liracık artmadı
Sanmayasın bu durum yüzümü karartmadı
Verdiğiniz o zamlar! .. Yüz gram et tartmadı
Daha fazlasını da alamadım Ahmet Bey

Memurun hali berbat boşa atıp tutmayın
Önümüzde seçim var bunu da unutmayın Kaç kere dedik size malı mülkü satmayın
Bu nasıl bir inattır? Delemedim Ahmet Bey

Hani bazen diyorum: Ne akıllı deli…
Ne bunları görmeli ne bunları bilmeli
Atı alan… Çok oldu Üsküdar'ı geçeli
Yüzmeyi bilmiyorum dalamadım Ahmet Bey

Ne yazık ki daraldı gün geçtikçe bu açı…
Gerçi halinden memnun gibi ama bir kaçı
Maalesef onlar bulmuş yalayacak bir …ı
Ben onlardan değilim yalamadım Ahmet Bey

Zaman, düzen bozulmuş yalakalık son moda
Artık gerek kalmamış ne şifreye ne kod'a
Ziyarete açılmış her yerde… Kozmik oda
Fırsat bulup bir türlü gelemedim Ahmet Bey

Kaldırımlarda taşı söküp söküp takarız
Yeniden yapmak için eskisini yıkarız
Eğer yıkılmıyorsa benzin döküp yakarız
Ben de bir müteahhit olamadım Ahmet Bey

Tek güvencimiz O'dur hep deriz Allah Kerim
Emrine şükür olsun der de şükür ederim
Her maaş aldığımda yükseliyor şekerim
Benim gibi bir aptal bulamadım Ahmet Bey

Üstümüzde yorgan yok, yorganlar pelüş oldu
Artık umudu kestik yüksek zamlar düş oldu
Erbakan'la gülmüştük gülüş, o gülüş oldu
İnan olsun bir daha gülemedim Ahmet Bey

Aradan geçti gitti… On üç yıl gibi zaman
Altmış yaşına geldim okkalı zam almadan
Karşılıksız kredi alamadım bankadan…
Yol, yordam bilmiyordum çalamadım Ahmet Bey

Size veda ederken… Herkese baki selam
Aklınızda bulunsun, unutmayın bu kelam…
Diyeceğim odur ki, sözün özü vesselam:
Ben de birkaç kaz bulup yolamadım Ahmet Bey