Bahar çiçekleri derdik... mor-sarı
Ebemkuşağı doğardı yağmurdan
Mevsimler daha iki değildi
Dua ederlerdi uyumadan...
Sen ata hayrandın ben ceylan
Bir rüzgar esse güneydoğudan
Hatırlar mısın
Herşey basitce başlar
Bir fikir dünyayı yakmaya gider
Bir tohum çınara
Bir kedi aslana inkilap eder
Açmamış nilüfer görürsen eğer
Hatırlar mısın
İstanbul sisli yine
Bir Pazar sabahı kadar sessiz
Karşında güller ağlıyor
Nargile çekerken halsiz...
Vapur sirenlerinde
Bir hayal dolaşıyor kimsesiz
Hatırlar mısın
Merakın mı... zevkin mi bilmem
Başını çekersin cellat elinden
Kapılar açılır
Kitabevimidir sohbet evi mi
Gelinciğe benzer kapağın rengi
Sözleri görürsen
Hatırlar mısın
Herşeyin eskidiği anlar olur
Dolaşırsın odanda buğu buğu
Elin Furkan'a dokunur
Yusuf suresi...
Sabr-ı Cemil, Yakubun tek sermayesi
Kokusuyla avunur
Hatırlar mısın
Koca şehir bastırır yalnızlıkla
Sanki deniz gibi sahile atar
Dalgalar da martılar da yabancı
Birliklte yudumlamak için bir fincan
Bir dost gerek şimdi budur ilacı
Hemen Ürkek bahanelerin göz kırpar
Korkuların olur gönlünün harcı
Hatırlar mısın
Güneş burçlarda döner...
Hergün fallarını okurdu biri
Kararsızdı ikizler...
Çaresizlik intiharı
Akrebin kaderi der bilenler
Eflatun yaban rengi
Eflatun bir tutkudur
güneş bile doğarken
Eflatun umutludur
Hatırlar mısın...
Yoksa unutmak mı erdem bilemem.