Gördüm, onları, gördüm,
Çatlak gözleri vardı
Kenevir sakalları
Geçtiler patikadan.
Çerden çöpten iki kol
Bir sırt kurumuş ottan.
Yaralı, delik-deşik, mafsalları ayrılmış
Savaştan çıkmış gibi
Geldiler uzaklardan.
Kulaklar üstünde yamrı-yumru bir şapka,
Bir de yeşil elbise kuzukulağı gibi;
İkiydi, üç oldular, gördüm on tanesinin
Dönüşünü ormandan.
Canımı alıverdi içlerinden birisi
Ve şimdi benim canım tıpkı bir çan gibidir
Onun cebinde çalan.
Derimi alıverdi derken başka bir adam
-Kimseye duyurmayın-
Farkı yoktur derimin
Pörsümüş bir davuldan.
Bu kaskatı toprağa
İplerle bağladılar beni ayaklarımdan;
Bana bakın, bana bakın
Kelimeyim artık ben.
Bir köylüdür bizleri çıplak toprağa çakan,
Çıktı geldi habersiz.
Onların hepsi ve ben, eski elbiseleriz
Alaya aldıkları küçücük çocukların,
İri kargalarla kuzgunları bekleyen.