Tam ortasında yaşamın,
vatanın bir başka yerinde
Midyat-İdil arası bir şantiyede
yine hasretsiz, yine sevdasız
taşla, çamurla sarmaş dolaş
yağmurla, soğukla kardeş olmuşum.
Üşüyorum, donuyorum
öksürüyorum durmaksızın
sigara içme diyor doktorlar
sabah altıda kalk diyor patron
üşüyorum.
Doktorlar yalnız ilaç veriyor
dostlar ise nasihat
birer.. Birer hastalanıyor işçiler
ilaçlarımı onlara veriyorum
ilaçları seviyorum.
Muhasebeciyim ve yazıyorum,
yazıyorum yedi rakamlı,sekiz rakamlı
sayılar yazıyorum,
üşüyor umutlarım.
Sabah erken kalem tutmuyor ellerim
tir.tir titriyorum masa başında
milyon..milyon yazıyor ellerim
üşüyor ellerim.
Bir dilim ekmek için,bunca çile
bunca soğuk,yağmur,çamur
üşüyor ekmeğim.
Düşünüyorum
güzel şeyler düşünüyorum,
düşler hep sımsıcak
gerçekler buz gibi
üşüyor yüreğim.
İşçileri seviyorum
seviyorum emeği, teri
kazmayı, küreği, keseri,çiviyi
bir 'sağ ol' dese biri
iliklerime değin ısınıyorum
üşümüyorum.