Gidiyorum gül dostumu gül bahçelerinde bırakıp gidiyorum
Avucumda hasret yelleri içimde sessiz çığlık
Bıraktım eski sevmelerimi
Geldi yine çan sesiyle uğurladığımız ayrılık
Gidiyorum '.
İstersen isyan et!
Vur yerden yere çektiğin acıları
Hatta; durma haykır! cellat kesilsin sözlerin ömrüme
Dağlarında çınlasın ayrılığın son sesi
Gidiyorum'
Bu kez yollar beni geri getirmeyecek
Biliyorum nefesi gül kokan dostum
Biliyorum, gidişimin ardında buruk bir ayrılık bırakacağım'
Güneş doğar mı, dersin bu ayrılıktan sonra?
Yıldızlar sönüp, denizler çıldırmaz mı?
Ya gece'
O kahredecek geride kalan bıçak yarası hatıraları
Şimdi söyle bana kimin dağlarında kaybolup
Kimin gönül bahçesinde bulacağım kendimi
Ve kimin gözlerinde yüzümdeki 'sen'leri göreceğim?
Vakti gelmişken çisil çisil yağan ayrılığın
Hoşça kal demek nefesimi tüketiyor
Gidiyorum'
Hatırlar mısın?
Yarım bıraktığımız şarkılar vardı
Sen ezgisi ben yorgun güftesi
Hatırlar mısın?
Ay çiçeklerin yüzünü sana döndüğünü
Bana hep gece kalırdı aydınlığından öte
Beş mevsim vardı dünlerde; yolu bendim yolcusu sen
Gözlerinde saklı kalan hayallerin yolcusuyduk ikimizde
Oysa ki ayrılık; gecedeki hüznü bana,
Yalnızlık yollarını sana bırakıp gitti çaresizliklerin çaresi
Ne yapmalı dersin?
Bırakıp gitmeli mi bu şehri her şeyiyle'
Sen gelmeyeceksin ya
Aynalar yüzümü parçalıyor
Kapılar açılmıyor
Şimdiden unuttum gülümsemeyi
Güller gül kokmuyor eskisi gibi
Ve çareler çıkmaz sokaklarda kayboluyor sensiz
Bilesin o sokaklar taşımayacak biçareliğimizi
Bir girdaptayız belki de
Bu girdap en güzel anıları çaldı yüreğimden
Ertelediğimiz bütün ayrılıklar çalarken kapımızı
Hoşça kal demeyi unutmayasın'.
Hoşça kal gecem,
Hoşça kal gül yüzlü dostum
Yıllar direndi yollar kavuşturdu
Zaman ayrılığa bu son geceye gebe kaldı
Dağlar yıkılmalı
Yıkılmalı dağlar
Sancılar uyutmaz
Uyutmaz ki acılarımızı
Ne baharda bulabilirsin dostluğumuzu
Ne bir güvercin yuvasında
Dostluğum..
Çınar ağacının altında öldü
Gömmem için,
Ellerin son defa uğramalı bu kente
Hoşça kal dostum
Vakti geldi ayrılığın'.