Ey karanlığıma tehdit
Bu gece intihar diye geçtin aklımdan
Ölüme bir türlü ikna olamadım!
Sarhoş edeceğini bile bile yanı başına bıraktığım dizeler'
Neye cüret ettiğimi bilmiyorum
Tekleşemeyince nasıl kalabalık yaşanır?
Şimdi deşsen içimi İstanbul'da bir vapur gibi
Bütün yolcularımın beni ezdiğini görürsün'
Ne olur nefes alma!
Nefes alıyorsan yaşıyorsun,
Yaşıyorsan içimdesin ama ben batmak üzereyim'
Her taraf kendimle kuşatılmış..
Koskocaman bir ama'dır bu
Ben halklar parçasıyım!
Başkası ne der bilmem
-ölüm iki kişiliktir-
Gözyaşındaki tuzu tatmayı bilince'
Sen, çamurlu sokak
Devletin üvey çocuğu'
Bütün yüceler unutmuş bizi!
Bunu öğreneli mayınlar döşüyorum ellerimle
Unutulmanın sınır kapısına.
Ve her patlamada temize çıkıyor çocukluğumuz'
Simit attıkça başıma toplanan üç kağıtçı kuşlar,
Şiir atsam olmaz (insanlar ve kuşlar pek sevmez)
Ruhumu savuruyorum yok yere,
Denize düşmeden kanatlanıyorum'
Sonra diyorum karanlık,
Sen İstanbul musun?
Sen üçkağıtçı bir martı mısın?
İstanbul'un üçkağıtçı martısı bugün doğum günüm olsun.
Hediyen bir fotoğraf
Sonra kıyamayıp bir suç gibi gizlensin yurdumun ücralığında'
Ben Amed olayım,
Karşılamaya gelecek misin beni, ruhum özgürlük diye zırlarken.
Biliyorum lanetli bir törene dönüşecek kavuşmamız
Bile bile kulağına Kürtçe bir şiir fısıldıyorum'
Eyvah! Yine sabah olmuş
Bir gün daha ertelenecek intihar
Kime bu naz, hayat kime diyeceksin?
Evet'haklısın'