yüreğimde yankılanan ayak seslerin
gecenin karanlığını çınlatıyordu
sonra aniden bir sessizlik çöküyordu
duruşundan anlıyordum yıldızların
adım adım sen geliyordun, ben kaçıyordum.
ellerin ve gözlerin...
iki bambaşka alemsin benden uzak
dört bir yanın aydınlık,
gün açar yüzünde, benim sendeki karanlık
bir kapı açılır senden bana, yollarımın sonunda
öyle uzun bir yol ki yaşlanıyorum yar yolunda.
sahi ben senin neyindim söylesene bir daha
hiç duymamışım gibi ne olur, son defa
çoğaltıyorum umutlarımı sahtekarım biraz
hep kandırıyorum kendimi sonra terkediyorum
sonra bu şehri ve seni... uzaklara kaçıyorum...
yağmur yağar ıslanır gözyaşlarım
sen gözlerimi avuçlarında ararsın
sözlerim puslu bir kış sabahı
soğuktan burnu kızarmış küçük çocuğum
sen değil miydin bana şarkılar söyleyen.
artık ne mevsim geçer kapımdan
ne de seni alıp götüren yalancı rüzgar
yalnızlık yüreğimde bir zalim gardiyan
f tipi yüreğimde düşünce suçlusuyum, suçum sen
tek kişilik odamda idam kararımı bekliyorum.
her sabah yeni bir gün doğarken sende
ben senin uyanmanı bekliyorum
gözlerin bende anlatılmaz bir dünya
sen döndükçe ben düşüyorum
ilkbaharımsın benim, böyle kalmanı istiyorum...