Mektuplar dağılırken
Sarıp sarmalıyordu
Sigara dumanları,
Umutları hasretlere.
Buğuluydu gözler,
Diller düğümlüydü.
Ölüm toprağı serpilmişti anfiye
Sanki batarya ölüydü...
Ağırdı yükleri yüreklerin
Sessizlik korkunçtu.
Daha da korkunçtu suskunluk
Suskunluk fırtınaya gebeydi,
Fırtına,
Bir bakır tas içindeydi.
Dokunsan ağlayacaktı batarya
Hasret bu,
Kahrolası hasret ya,
Çocuklaştırır da, ağlatır da...