Güz-geceye yönelmiş bir saati güzün
Gözleri bulutlara takılı
İskele nerdeyse uzaklaştı vapurdan
Bir martı bakışların içinden süzülüp
Bir başka martıya değiyor
Sular mı hava mı ormandan boşalan
Dokunsan gözleri çiçek dürbünü
Yürüsen bir mağara karanlık
Yosun basamaklı uzak kuleden
Belirsiz adımlarla iniyor gece
Sözleri çalgısız bir şölenin artığı
Bir yerde bir tavşan ürkek -
Bir avcının duyulmayan türküsü
Sevinse üç el silah atsa havaya
Susuyor - paslı bir tabanca öfkesi
Şimdi yollar toz çamur arada
Taraçanın altında at kestaneleri
Güz - mektupsuz habersiz günleri güzün
Barış askerleri talimden yorgun
Nerde bu köhne gecenin kundakçıları