Aklını başından almaya yeten
Gülüşü, beynine narkoz bırakır
Gönlünün ipini elinde tutan
Aşk yoluna bir de takoz bırakır
Çatınca kaderin kalbi âmâya
Kulaç atmak çare olmaz semaya
Umutlar peş peşe girer komaya
Tavrı düşlerine balyoz bırakır
Beklersin, seyranlık olsun samanlık
Gündüzün gecenden olur karanlık
Ömrüne sardığı gamların anlık
Sızısı, ciğere siroz bırakır
Çileye dönse de aşkın boyutu
Dinlemez, pas geçer, gönül komutu
Bir deri, bir kemik koyar vücudu
Kırk günde eritir, çiroz bırakır
Doluya koyarsın, boş isyan eder
Boşa doldurursun, baş isyan eder
Akla rest çekersin, beş isyan eder
İçinden çıkılmaz yapboz bırakır
Hüzün tohumunu bahtına saçar
Sinende ömürlük yaralar açar
Anlarsın velakin iş işten geçer
Sevda çöplüğünden moloz bırakır
İkinci baharın kışı biter de
Vefasız görünmez görünürlerde
Delibal kapanır iken son perde
Beklersin gözleri nevruz bırakır