Hatırlıyor musun?
Kimiin sevgilisinden ayıran,
Kimini kavuşturan,
Kapkara trenin penceresinde,
Ve Mart ayının tipili bir gecesinde,
Elinde bir beyaz mendil,
Tüyler ürpertici gözyaşı sildiğini,
Ve duvarda dayalı bir gencin,
Istıraplarını dindirir ümidiyle,
Sigarasını parmakalrı yanana kadar emdiğini,
İşte,o bitkin,o yorgun,
O,terkedilmiş insan benim! Ben!
Yıllardan sonra,işte bugün.
Bir başka trenin kompartmanında,
Tesadüften bir aradayız,
Ne söylesen boş,
Sen evlenmiş çoluk çocuk sahibi,
Anaların en güzeli olmuşsun,
Ben ise ayyaşın biriyim,
Şu nada seni gördüm,
Eskisinden de viraneyim.
İşte; nihayet bir başka istasyon,
Bir başka hava,
Karşılaştığımız kara tren de durdu,
Benim için burası aranan yerdi.
Seni sevmem,sana yanmam,
İstasyonlarda üzgün kalmamış meğer.
Ayrılık havası esti yine.
Neden uzaklara gideyim?
Nasıl olsa dönmeyeceğiz geriye.
Sana uğurlar olsun,
Benim ezik yaşantım,
Bana avuntu olarak kalsın.
İlk aşkım,gözyaşım,ben olduğum,
Bir yerde hiçbir şeyim olmayan,
Size uğurlar olsun,size uğurlar olsun.