Haziran'da açan nar çiçeğim mi
düşlerimi yakan fesleğen misin?
Dağlara sorunca aşkın adını
anladım esen yangınlı yelsin
Sesine bir ten giydirip
dudak dudağa söyleşmek
gözlerine dalıp geceyi içmek
içli türküleri dinlemek gibi
Ummana akan bir nehir mi
gül dalına bahçe misin?
Çağlayanımda anadan üryan
aşk koynuma girer misin?
Fırtına gidip rüzgâr geldim
göğüslerinin arasından,
mor zambaklar vadisinde
kirişi kırık yay gibiydim
Dilim ateşten bir taydı
hazla gerilirken gövden,
al fiyonktu gülüşün
kadife dudaklarında
Adem oğlu Adam'ım ben
tanrıya başkaldırdım geldim
göğüslerinin arasından
bir gülaltı verir misin?