Kahkahalar arasından sıyrılıp
gecesi simli bir Haziran'ı
kuşandım tenime, sulara daldım.
Dalgalar ürperdi yangınımdan
yengeçler selama durdu telâşıma
şaha kalktı önümde bir deniz atı,
ötelerdi maksadım balık bahane
Yükleri inci, mercan ve kelâm olan
derinlerin yolcusu kervanlar gördüm;
tınısına takılıp tanımsız bir müziğin
helezoni kuyulardan indim aşağı ;
önümdeki mabedin şiirdi tanrıçası
öpücükler kadar yapyakındı sonsuza
gerçek olan aşktı tanrı bahane
Hayatın avlusunda gezinen günışığı
yumuşacık sıvazlıyordu sırtını gölgelerin,
kime anlattıysam ‘masal' dedi bu gerçeğe
unutup sere serpe yaşamını girdi mağarasına
ikrara yanaşmadı karıncayla fil kardeşliğini,
ısırganlar arasından geçip gidiyordum ki
ayevinde kaldı aklım mabetler birer bahane