GEÇMİŞİN ÇİZDİĞİ
Ninemin anısına, babama
Bir göçü sığınak yapmıştı
Birini konak yeri düşlerine
Yorgun bir ömürden tren
Güneşten bir yatak incecik bedenine
Tarlalarla üşümüş dalsız duldasız
Güneş ara verdiğinde yürüyüşüne
Sonra bir çobanaldatanla aldanmış
Kar altında başlamıştı türküsüne
O gitti yönü değiştirilmiş bir ırmakta yüzerek
En çok burnum sızlıyor şimdi
Gurbetin depremiyle gözlerimde buluşan
Uçurumundan sılanın
Soldu kanımdaki mavi aydınlık
Geçmişin avuçlarıma çizdiğinde yüzüyor
Mevsimlerle eskiyen sızılı belirsizlik
Göğsümdeki güvercin taklasına sert esen rüzgâr
Şimdi uzun ikindiler boyunca
Sık dişli bir tarakla tarazlanıyor kalbim
Ömrümün kumaşından yırttığın ağıt sende kalsın
Sende kalsın önüne katıp götürdüğün yaprak
Silindi madem soyunduğum en sıcak geçmiş
Annemin ardında bıraktığı
Soğuk karanlığa değil de
Hangi mevsime istersen göm beni