Dertlerine arar isen dermen,
Ol yarene çalmak için merhem,
Gel istersen al dirhem dirhem,
Sana dertlerin derman dediler.
Divane dolanıp durma harda,
Merhem istersen yarene yarda,
Şaşkın yem olmadan kuşa kurda,
Aradığın burda burda dediler.
Şu cihanı âlem olsa da hoş,
Bir âlem-i rüya ki hepsi boş,
Leyla Leyla içmiş Mecnun sarhoş,
Zaman yok canana koş dediler.
Şölen şölen düğün dernek toydan,
Vazgeç şehir, kent, kasaba, köyden,
Sana faydasız dünyalık şeyden,
Al iç al iksr-i meyden dediler.
Mecnun dolanır çölde divane,
Mevlana döner güle pervane,
Derviş yunus gezer yana yane,
Sevene çilehane dediler.
Gidermiş bülbül goncaya hasret,
Dünyada geçer akçe muhabbet,
Şu gönül ki şah-ı sultana mabet,
İstersen ferman sabret dediler.
Sevda ateşi sineler yakar,
Gonca güller kor u ateşten nar,
Yarsız sefa olmaz, olsa bahar,
Sana gülistanda yar dediler.
Âlem-i fani faniye ibret,
Yağar sağanak sağmak rahmet,
Hakkı Huda dan şemsi hidayet,
Burda gül ü Muhabbet dediler.
Bu kapı sultanın çal dediler,
İşte şeker şerbet bal dediler,
İstediğin kadar al dediler,
Aradığın burada kal dediler.
Şu âlem ki sana yâdı gurbet,
Bi karar olmadan alda ibret,
Ne olur özcan ne olur sabret,
Kavuşursun bir gün elbet dediler.