[B] >  [Bayram Tunca Şiirleri] > Gündelikçi Kız Şiiri
Sponsored Links

Bayram Tunca - Gündelikçi Kız

Gönderen:sylar_heroes
Eklendi:
Yeni Şiir Eklemek İçin Tıklayın Şiir Ekle      Hata DüzeltHata Düzelt
Onsekizinde gönül verdi,

Ondokuzunda evlendi,

Yirmisinde biricik yavrusuyla beraber,

Terkedildi,

Sessiz sedasız baba evine döndü...

Horlamadılar onu,

Ne cefakar annesi,

Ne hasta babası...

Artık çalar saatle uyanıyor,

Annesiyle başlıyordu güne,

Şimdi yirmiikisindeydi...

Gençliğinin hyecanı yoktu artık,

Acılarıyla başbaşaydı...

Gündeliğe giderdi zengin evlerine,

Bazen gönlü gibi zengin bir hanım,

Bazen de harika bir malikane de,

Malikane ye zıt, aksi mi aksi bir kadın,

Olurdu patronu o günlüğüne...

Ve yalılarda gördüğü,

Cicili bicili, cıncık döşemeler,

Ve desen desen halılar,

Ve rengarenk, ve tıka basa dolu mutfaklarda,

Adını sık sık unuttuğu eşyalar,

Süslü yataklar,

Kıyası mümkün olmasa da,

Kıyaslamadan yapamazdı asla,

Hayalinde,

Gecekondularının mutfağıyla,

Bütün gördüklerini,

Aklının boş bir yerine yerleştirirdi...

Gün başlamazdı,

Eziyet başlardı ona hep,

Ve yüreğine dokunurdu her talimat,

Her yer tertemiz olmalı,

Ve en sona pencereler,

Camlar, çerçeveler,

Temizlenmeli, silinmeliydi...

Öyle ki,

Elini uzatsan, cam yok muş gibi tertemiz...

İster birinci, ister yirmibirinci kat olsun,

İçeri kalabalık olsun,

Yada yapayalnız olsun,

Senin işin; hep kimse yokmuş gibi,

Ve kendi evinmiş gibi,

Hizmet etmek...

Hep denileni yapardı,

O evlerde,

O pencerelerde,
Ve işte salonda iki genç,

Biri erkek, biri kız,

Öpüşürler,

Ona bakar da gülüşürler,

Gördü onları ister istemez,

Gözlerini kaçırmak istedi,

Gülüştüler ona,

Sabunladı iyice pencerenin camını,

Görmemek için,

Beyaz köpüğün üstüne yansıdı sanki,

Kara yazgısı...

"Nasıl da, nasıl da bizi bıraktı,

Bir başımıza, ahh vefasız..

Bebemi ve beni." dedi içlenerek...

Ve dedi ki : "Bir şunlara bak rabbim, bir de bana" ,

Hırsla sildi köpüğü,

Dünyadaki tüm kötülükleri silmek ister gibi,

Duyduğu süngerin cızırtısıydı,

Ve o cızırtı, ona yalnızlığın iniltisi gibi geldi,

Hiç bir kötülüğü silememiş,

Aksine hayallerinin her noktasındaki,

Bütün güzellikleri, kötülükler kaplamış gibiydi...

Güzel gözleri, tatlı birer badem gibi,

Ve öylesine öpülesi gözleri,

Ruhunun aynasıydılar adeta...

Sımsıcak ve birer lokum tadındaki ,

Gülmeyi unutmuş,

Dolgun, titrek ,

Öpülesi dudakları,

Suskun ve kilitliydi hep...

Ümitlerinin boşluğa ilk uçtuğu günü,

Yerlere saçılıp, paramparça düştüğü günü anımsadı,

Sonrasında; hiç yeni bir ümidi olmadığını düşündü, düşündü,

Başı dolandı,

Elleri kayar gibi oldu,

Tutundu pencereye,

Sessizce ağladı,

İki damla gözyaşı,

Usul usul süzüldü şakaklarından aşağı,

İki inci tanesi,

Başını salladı acıyla,

Çaresizce , bir sağa, bir sola,

Gözyaşları terkettiler şakaklarını,

Uçtular,

Onbirinci katın penceresinden,

Boşluğa,

Aynı ümitleri gibi,

Paramparça, paramparça...
© 2003-2024 www.alternatifim.com/ Her Hakkı Saklıdır.