26-Sömrülme beyin yıkar
Ne zaman
Bir dalalet gerekse
Kurtuluşçu inanlar çıkar:
28-Ortamı, ancak karanlık kaldırır!
Yeni tomurcuk göğüslü
Hurilerden mülhem ve cevazla
Algıdan masum sabilere saldırır
Görecelik yasasını eline alıp
Yaşamaya, bilimi anlamaya
Davet ediyorum diyemeyen kafalar
Risaley-i Nura! icabetle sarıktan tayfalar
29-Garabeti saldım çayıra
Akılı, akılsızdan ayıra
Taş üstünde taşı olmayan
Şaşkın, geldi gitti bayıra:
30-Kişi Mustafa
Birey Mustafa
Halksal Mustafa
Toplumsal Mustafa
Bir birine karışır
31-Şaşkın bakar, Güneş'le ufka takılır
Aydınlık için bir ışık yakılır
Kamaşır, göze aracı takılır
Güneş'e ancak dolaylı bakılır
32-Sürüşlük olan kör gaflet
Ne zaman dağılacaksın
Kara bulutlarınla
Verilmekle, sağlanmakla yetmiyor
Gayreti olmalıydı zamanla
Şevkle imanla
O, da yaşatılış bilincindi
Nasıl yaşatılıyor
Nasıl bölüştürülüyorsan
Sahibiyetin de, o idi
33-Beyaz gecelerin
Beyaz düşleri
İmlerdende olsa
Sığınacak saçaklar aramakta
Bal mumundan
Biçimler bulsa
Eriyecek tasadan
Bir gerek vardı yiğitten
Ve el birliği ile akıldan
Çare gelmezdi nakıldan
34-Kolay değildi uyanış
Beyin dikilse beden sürüklüyor
Beden ayağa kalksa
Akıllar karışıyor
Zordu, zor
Sürecek