Karar kılınmışlığın uzağında
Ahvalde abada uzanan
Şöyle bir uğradığımda
Alımlı nazlı
Gönül tutuşturan
Bağır fırtınası
Şad yolu
Anadolu!
Belikli saçların
Tırmandırması ile
Yol olmuş yamaç arzular
Buldukları ile özlü
Saçın dalgası ile
Gözün bulut çizen kaşıyla sözlü
İhtirasların iştahındaki
Dinmezliğin yorgunu
Verecekleri vardı senden alırken
Mütecavize karşı duruşun
Payitahtında
Çağlar beri
Haladır devam durur
Sathında
Seni bedel tutup
Gözyaşlarını silerlerken
Avuç üstünde
Kıldılar seni aşiyan
Şimdi kimdin?
Beden içeriline
Kültür üstüne
Özlemleriyle yabancılıklarını
Taşıyan
Akan gözyaşın mı?
Sonurtu mu? *
Şöyle bir, görünü vermen mi?
Örneğin Osmanlı harikan
Ebede akmaktır
Biçimlerle iken tarikan.
Sen ey Anadolu!
Dik durur ak bulutlarda başın
Seyrederken Cihan'ı
Nar eyler, kar eritir
Yaşın
Şimdi ile durur sancım
Ola ki anlam kılınır
Dünya ile durur hancım
Nar eylemedikçe insanı utancım
Her birler deyyus-u nifak
Biriler de meyus-u infak
Gün yürünür defter dürülür
Başlarla demir keser
Geçmişten beridir afak
Her infakın bir deyyusu
Birde meyusu
Sökmeyecek mi hiç şafak?
Dökülecek hep yeni nifak
Nice haklılaşma serecek
Can alınıp can verecek
Nice körlükle bağır erir
Kanla beslenen de can verir
Kan görürüm içinde çocuk gözleri
Daha dündür
Canana verilen sözleri
Erdem ile dikilen
Bir hiçin piçi ile sökülen
Sürüklenen yaşamın özleri
Hiç bitmeyecek!
Bak kaç kesliktir
Çin maçin seferi
Bu yol sevdalarıyla vurulur
Bu yol neferi
Ey acullanan Anadolu
Dünya'nın baş konan yolu
Ateşinle yanar iken
Daha sayıklıyordum
Gözüne hiç bakamamışken
Sularda özlüyordum
Reeli teyelden ayıklıyordum
Kan revanla dönen öfke
Canıyla konuşan
Akılsızlıkla dalaşan
Giriftte kar zarar görünür yarışı
Bil ki kurtarmaz artık kan da barışı
Üşümelerim titrek
Hiç tatmadığım kılışlarla
Ansızın yırtılır perde
Yok, olan ihtiraslar mı?
Gün mü?
Ne büyükler görüldü
Başları yerde
Ne kutsallar sayıldı
Adı, sanı, mezarı nerde?
En olmazlarda uçarı
Deli dolu
Heyecanlarda bu gönlüm
Sürülür Çin'den Macçinden
Yaşanır dava dünden
İnsanlığıma sorulur
Ne kalır yarına günden?
Senden geri senle doydum
Seni Anadolu seni!
Sevgilinin gözlerine koydum
Can cana
Ne pişirilmedik aşlar
Dünya...
Yaşadığın yeri sevmekle başlar