Köylüm
Yıllar gelip geçse, bitse de asır;
Eksik olmaz senin elinden nasır.
Odaya serersin kamıştan hasır,
Vah, benim sahipsiz, çilekeş köylüm !
Çift için koşarsın tarlada atı,
Boşuna beklersin taban fiyatı.
Sürersin kağnıyı, bilmezsin yatı;
Vah, benim sahipsiz, çilekeş köylüm !
Tüfek çatar, asker oldum sanırsın;
Vergi alan tahsildarı tanırsın;
Sandıkta boşuna oy kullanırsın,
Vah, benim sahipsiz, çilekeş köylüm !
En küçük yanlışta düşersin dile,
Beslersin zengini kaymak-bal ile.
Millete efendi oldun, nafile (!)
Vah, benim sahipsiz, çilekeş köylüm !
Ağılda yatarak beslersin koyun,
Senin üzerine oynarlar oyun,
Şehre varırsan derler ki: Soyun,
Vah, benim sahipsiz, çilekeş köylüm !
Temmuz sıcağında, hasat zamanı;
Ayırırsın buğday ile samanı.
Kul Bahri`yim, bilir misin amanı ?
Vah, benim sahipsiz, çilekeş köylüm !